Ekonomik kalkınmanın, sosyal ve kültürel kalkınma ile beraber gerçekleşeceğine inanan Eczacıbaşı Topluluğu, 81 yıldır toplumun sanatla bağının güçlendirilmesini sorumlulukları arasında sayıyor. Topluluğun kurucu sponsorluğunu üstlendiği İstanbul Modern, bugün Türkiye’nin ilk modern ve çağdaş sanat müzesi olarak dünyanın önde gelen kültür sanat kurumları arasında yer alıyor.
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında “İstanbul’dan dünyaya bir hediye” olarak hayata geçen İstanbul Modern, ziyaretçilerini tasarımı Renzo Piano’ya ait olan ve “dünyanın en muhteşem 50 yeri” arasında gösterilen yeni müze binasında ağırlıyor.

Acting on its belief that economic development goes hand in hand with social and cultural development, the Eczacıbaşı Group has sought to strengthen society’s connection with the arts for 81 years. The Group is the founding sponsor of Istanbul Modern, Türkiye’s first museum of modern and contemporary art and today one the world’s leading culture and art institutions.
Revitalized on the 100th anniversary of the Republic of Türkiye as “a gift from Istanbul to the world”, Istanbul Modern is now welcoming visitors at its new museum building designed by Renzo Piano, recently listed among the “World’s 50 Greatest Places”.

Deneme Başlığı

Deneme içeriği 001

İkili sütun

İstanbul Modern’in kurucu sponsoru Eczacıbaşı Topluluğu, müzenin yeni binasının hayata geçirilmesine önemli bir destek sundu. İstanbul Modern’i, Topluluğun kültür ve sanata yaptığı yatırımla toplumsal yaşamı geliştirme misyonu bağlamında nasıl değerlendirirsiniz?

Eczacıbaşı Topluluğu, toplumun gelişmesi konusunda iş dünyasının sorumluluk alması gerektiğine inanan bir gelenekten geliyor. Kurucumuz Dr. Nejat F. Eczacıbaşı, kültür sanata duyduğu kişisel ilginin yanı sıra sanatın toplumla buluşturulması yoluyla toplumsal gelişime destek sağlamanın gerekliliğine inanıyordu.

Bugün Cumhuriyetimizin 100. yılında geriye dönüp baktığımızda, Cumhuriyet’i kuranların büyük bir öngörüyle, yıkıcı bir savaşın enkazı kaldırılmadan kültür sanat alanına eğildiklerini görüyoruz. Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’nın kültür ve sanat alanına inancının, heyecanının da kaynağı, Cumhuriyet’in yarattığı bu rüzgârdı. Cumhuriyetimizin ellinci yılında kurulan İKSV’nin ve 2004 yılında ziyarete açıldığından bu yana yurt içi ve dışından büyük ilgiyle karşılanan İstanbul Modern’in gelmiş oldukları noktaya bakınca, Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’nın hayallerin bir ölçüde gerçekleşmiş olduğunu görüyorum. Cumhuriyetimizin 100. yılında, kurucu sponsoru olduğumuz İstanbul Modern’in önemli bir mimari eser olarak nitelendirilebilecek yeni binasının ülkemize kazandırılmasından ve müzenin yeniden toplumla buluşmasından büyük bir mutluluk duyuyorum.

Eczacıbaşı Topluluğu olarak, sanatın her alanda iyileştirici gücüne, yaratıcılık için ilham kaynağı olduğuna, bu kanı daha da çok paylaşıldıkça ülkemizin daha da kalkınacağına, mutluluk ve refahına katkı sağlanacağına inanıyoruz. Kurucusu olduğumuz kültür sanat kurumları aracılığıyla bu amaç için çalışmaya devam ediyoruz.

Bu bakış açısı, Türkiye’nin ilk modern ve çağdaş sanat müzesi İstanbul Modern’in kuruluşunun ve böylelikle ülkemizin sanatsal birikiminin küresel ölçekte paylaşılmasının ve geleceğe aktarılmasına aracılık etmesinin de temelini oluşturuyor.

Çağımızda artık müzelerin sadece yapıtların sergilendiği bir mekân olmadığını, bir anlamda sanatla iç içe olunan bir yaşam merkezi konumuna dönüştüklerini görüyoruz. İstanbul Modern, günümüzün en önde gelen müze mimarlarından biri olan Renzo Piano’nun tasarladığı yeni binasıyla, bu yaklaşımın dünyadaki en iyi örnekleri arasındaki yerini aldı. İstanbul Modern, yeni binasıyla gerek Türkiye’deki gerekse yabancı sanatçıların yapıtlarını sanatseverlerle buluşturarak topluma hizmet ediyor.

As the founding sponsor of Istanbul Modern, the Eczacıbaşı Group has provided significant support for the museum’s new building. How would you evaluate Istanbul Modern in the context of the Group’s mission to improve social life through investments in culture and the arts?

The Eczacıbaşı Group embraces the view that business has a duty to contribute to the development of society. Our Group’s founder, Dr. Nejat F. Eczacıbaşı, not only had a personal interest in culture and arts, he also believed in the need for stronger connections between people and the arts in order to promote social development.

Looking back at the founders of the Republic of Türkiye on its 100th anniversary, they clearly had great foresight in focusing on culture and arts even before the wreckage of a devastating war was cleared away. Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’s enthusiasm and belief in culture and arts stemmed from this momentum. When I look at the progress made by İKSV, founded on the fiftieth year of the Republic, and Istanbul Modern, which has attracted tremendous interest at home and abroad since its opening in 2004, I see that we’ve largely realized Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’s dreams. I’m delighted that Istanbul Modern is reuniting with the public on the 100th anniversary of the Republic in its new building, an outstanding work of architecture and a tribute to our nation.

We believe that art has great healing power, that it’s a source of inspiration and creativity, and that the more people who share this conviction, the further our country will develop. We work towards this goal through the culture and art institutions we’ve founded.

This perspective was also the basis for establishing Istanbul Modern, Türkiye’s first museum of modern and contemporary art. While revealing Türkiye’s artistic wealth on a global scale, the museum will ensure that this legacy is transmitted to future generations.

In our age, museums are no longer just places to exhibit artworks, they’re centers for living where you can immerse yourself in art. With its new building designed by Renzo Piano, one of the most prominent museum architects of our time, Istanbul Modern has taken its place among the world’s best examples of this approach. Istanbul Modern continues to serve the public in its new building by creating opportunities to experience the works of both Turkish and foreign artists.